Topuk Dikenine Şok Dalga Yöntemi İle Çözüm

Özel Gözde İzmir Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Artun Aydın, şiddetli bir ağrı oluşturarak yaşam kalitesini bozan topuk dikeni rahatsızlığının, ağrısız ve anestezi gerektirmeyen, şok dalga yöntemi (ESWT) ile tedavi edilebildiğini söyledi.

Şok dalga tedavisinin, vücut dışında oluşturulan şok (basınç) dalgalarının çelik başlı bir cihaz yardımıyla vücudun istenilen bölgesine odaklanmasına dayanan, girişimsel olmayan bir tedavi şekli olduğunu anlatan Dr. Aydın,

"Bu şok dalgaları yüksek basınçlı dalgalardır. Böbrek taşını kırmak amacıyla geliştirilen bu tedavi şekli, özellikle topuk dikeni, dirsek ve omuz gibi kas iskelet sistemi ağrılarında da başarıyla kullanılıyor. Ağrısız olan ve anestezi gerektirmeyen bu uygulama, hastanın hastanede kalmasına gerek kalmadan günübirlik tedavi sağlıyor" diye konuştu.

Topuk Dikeninde Şok Dalga Yöntemi Nasıl Uygulanır

Ortalama bir seansın 5-10 dakika arasında sürdüğünü, 3 ile 5 gün arayla yapılan toplam üç seansla şok dalga tedavisi (ESWT) sonrasında yüksek oranda iyilik hali oluşup hastaların yaşam kalitesinin arttığını ifade eden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Dr. Aydın,

Bu tedavinin topuk dikeninde yüzde 85, tenisçi ve golfçü dirseğinde yüzde 70, omuz kireçlenmesinde yüzde 80 başarı oranına sahip günümüzde uygulanan en son teknolojik yöntem olduğunu ifade etti.

Bu yöntemle rahatsızlığın olduğu bölgede kanlanmayı artırarak vücudun kendi iyileştirici mekanizmalarının devreye girmesinin sağlandığını ifade eden Dr. Aydın, yöntemin uygulandığı hastalıklar hakkında da şu bilgileri verdi:

"Topuk dikeni, Aşırı kilolularda, uzun süre ayakta kalanlarda, osteoporozlu hastalarda, bazı romatizmal hastalıklarda, yüksek topuklu ayakkabı giyenlerde ve uzun süreli yürüyüş yapanlarda sık görülen bir rahatsızlıktır.

Sabah kalktığında ilk basma ile aşırı ağrı, yürümekle artan ağrı ve zorluk vardır. Tenisçi ve golfçü dirsegi de, el bileğinin ve dirseğin aşırı kullanımı sonucu dirseğin iç ve dış yanında ağrı oluşur.

Hasta dirseğini ve el bileğini kullanamaz. Ağır zorlamalı işlerde çalışanlar ve ev hanımlarında sık görülür.

Omuz ağrısı ise, genellikle orta yaşlarda sık görülen, nedeni tam olarak bilinmeyen omuz çevresindeki tendonların her hangi birine kalsiyum depozitlerinin birikmesiyle oluşan yangı nedeniyle gelişen omuz ağrısı ve hareket kısıtlanmasıyla karakterize bir rahatsızlıktır.(İHA)