Güncel

Savaş karşıtı Malakanlar'dan kalan su değirmeni 142 yıldır teknolojiye direniyor

Kars'ın Arpaçay ilçesinde Malakanlar'dan kalma değirmenin çarkları, gelişen teknolojiye rağmen yıllara meydan okuyarak 142 yıldır köylülere hizmet ediyor
- Değirmeni işleten Erdem Kaya:

- "Bu değirmen sadece suyla çalışıyor ve biraz ağır devirde çalıştığı için unu daha güzel öğütüyor, buğdayı yakma oranı az olduğu için vatandaşlarca tercih ediliyor"
- Müşterilerden Yaşar Yusufoğlu:

- "Bu değirmen Kars'ta çalışan tek su değirmeni, Cumhuriyet tarihinden önce kurulan bir değirmen. Eskiden buraya randevu alarak geliyorduk, 2
-3 gün sıra beklediğimiz oldu"

Kars - CÜNEYT ÇELİK - Kars'a 1878 yılında yerleşen Malakanlar'ın Arpaçay ilçesinde yaptığı 142 yıldır zamana ve teknolojiye direnen su değirmeni, hem köylülere hizmet ediyor.

Çarlık Rusyası döneminde silahlanmaya karşı çıkıp savaşmadıkları için sürgün edilen ve 1878 yılında Kars'a yerleşen Rus kökenli dini azınlık grubu Malakanlar, Arpaçay ilçesinde tarım ve hayvancılıktaki çalışmalarıyla bölgeye büyük katkı sağladı.

Malakanlar'ın o dönemde ilçenin Küçük Çatma köyünde yaptığı 142 yıllık su değirmeni de gelişen teknolojiye rağmen halen suyla çalışan çarklarıyla yöre sakinlerine hizmet etmeyi sürdürüyor.

Köydeki Kars çayı kenarında kurulan ve yıllara meydan okuyan su değirmenine çevre köylerden getirilen buğday ve arpalar önce eleme işleminden geçiriliyor.

Değirmende temizlenen ürünler daha sonra konuldukları hazneden suyun gücüyle çarkları dönen değirmen taşına gelerek öğütülüyor.

Gelişen teknolojiye rağmen elektrikli sistem yerine halen suyla çalışan değirmen daha lezzetli ve kaliteli un elde edilmesi sebebiyle köylülerce tercih ediliyor.

Babasından devraldığı değirmeni işleten Erdem Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, zamana direnen değirmeni yıllardır özenle koruyarak çalıştırdıklarını söyledi.

Baba mesleğini yaşatmaktan mutluluk duyduğunu belirten Kaya, "142 yıllık bu değirmeni 1957 yılında Malakanlar'dan satın aldık, bir dönem babam çalıştırdı sonra ben çalıştırmaya başladım." dedi.

Buğday eken azaldı, ekmek pişiren yok

Kaya, değirmenin suyla çalışmasından dolayı daha lezzetli un çıkarttığını ve çevre köylerin özelikle yaz, sonbahar dönemlerinde buraya akın ettiğini ifade ederek, şunları söyledi:

"Bu değirmen sadece suyla çalışıyor ve biraz ağır devirde çalıştığı için unu daha güzel öğütüyor, buğdayı yakma oranı az olduğu için vatandaşlarca tercih ediliyor. Önceki yıllarda ilgi çok fazlaydı, burada 45-50 gün hiç stop etmeden çalışıyorduk, gece gündüz haftalarca sıra bekleyen vardı ama şimdi talep azaldı. Buğday eken azaldı, ekmek pişiren yok."

Su değirmeninin ununun biraz daha esmer olduğunu dile getiren Kaya, "Ayakta kalan tek su değirmenini yaklaşık 25-30 yıldır tek başıma çalıştırıyorum, değirmen zamana direniyor. Su kanalının bakımı zor oluyor, tek başıma çok zorlanıyorum. Tek amacım bu değirmenin ömrümün sonuna kadar ayakta kalmasını sağlamak. Diğer değirmenlere göre bizim değirmenin unu az esmer oluyor, ekmeği de güzel ve lezzetli." ifadesini kullandı.

Kaya, zor da olsa değirmeni çalıştırmak için var gücüyle gayret ettiğini vurgulayarak, "Değirmencilik baba mesleği, bu mesleğin içinde büyüdüm, 17-18 yaşından beridir değirmende çalışıyorum, tek başıma çarkları döndürüyorum. Eskiden elektrik yoktu değirmenler suyla çalışıyordu. Değirmen ustalarının yüzde doksanı hep Malakandı." diye konuştu.

Bu değirmenin çok güzel unu çıkıyor

Değirmene arpa getiren Karaurgan köyünden Yaşar Yusufoğlu, sürekli su değirmenini tercih ettiklerini dile getirerek, şunları aktardı:

"Burası asırlık bir değirmen, burayı tercih etmemizin sebebi çok güzel un çıkartıyor. Çevremizde bir sürü teknolojik değirmen yapıldı ama tercih etmiyoruz yine de bu değirmen. Daha önceki yıllarda bu değirmene gösterilen rağbet şimdilerde görülmüyor, vatandaşlar daha az zahmetli değirmenlere gidiyor."

Bu değirmenin Kars'ta aktif olan tek su değirmeni olduğunu kaydeden Yusufoğlu, "Bu değirmen Kars'ta çalışan tek su değirmeni, Cumhuriyet tarihinden önce kurulan bir değirmen. Eskiden buraya randevu alarak geliyorduk, 2-3 gün sıra beklediğimiz oldu. Eksiden buğday öğütmek için buraya gelenlerin bir kısmı sıra olduğu için akrabasının evinde gidip bekliyordu, olmayan da ekmeğini, peynirini, çayını, yiyeceğini alır gelir burada beklerdi." bilgisini paylaştı.Kaynak:AA

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir