Ekonomi

"İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödülleri"nin sahipleri belli oldu

Kale Grubu Başkanı ve CEO'su Zeynep Bodur Okyay:

- "Proje bazlı değil, etki odaklı hareket ediyoruz. İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı da bu yaklaşımın çok değerli bir parçası"
- "Amaç odaklı liderlik yaklaşımımız ve değerlerimiz doğrultusunda işimizi en iyi şekilde yaparken, ülkemizi ve dünyayı daha yaşanır bir hale nasıl getirebileceğimize sürekli kafa yoruyoruz"
- "Konfor alanından çıkarak kendimizle yüzleşmeli, amacımızı ve değerlerimizi yeniden hatırlamalı, işimize değer katmak için sorundan değil, sorumluluktan beslenmeliyiz. Eleştiren değil, sahada mücadele veren olmalıyız"
- "Programa gelen sosyal girişimci projelerinin 152'sinde yani yüzde 54'ünde kadın girişimcilerin imzası var"

İSTANBUL - Kale Grubu Başkanı ve CEO'su Zeynep Bodur Okyay, "Proje bazlı değil, etki odaklı hareket ediyoruz. İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı da bu yaklaşımın çok değerli bir parçası." dedi.

Kale Grubu'nun, 2016 yılında vefat eden kurucusu İbrahim Bodur'un anısını ve değerlerini yaşatmak amacıyla bu yıl dördüncüsünü düzenlediği İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı'nın kazananları açıklandı.

Ödül töreni öncesi düzenlenen online toplantıda basın mensupları ile bir araya gelen Kale Grubu Başkanı ve CEO'su Zeynep Bodur Okyay, ödüllerin içeriği ve programın aşamalarına ilişkin bilgi verdi.

Değerlerinden güç alan bir Grup olduklarına işaret eden Okyay, şunları kaydetti:

"Elbette herkes için sahip olduğu değerler çok önemlidir, ama biz Grup olarak geçmişten geleceğe köprü oluşturan değerlerimize özel bir önem veriyoruz. Amaç odaklı liderlik yaklaşımımız ve değerlerimiz doğrultusunda işimizi en iyi şekilde yaparken, ülkemizi ve dünyayı da daha yaşanır bir hale nasıl getirebileceğimize sürekli kafa yoruyoruz. Proje bazlı değil, etki odaklı hareket ediyoruz. İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı da bu yaklaşımın çok değerli bir parçası. Bugün pandemi etkisiyle herkes sosyal fayda yaratmaktan söz eder oldu. Ama biz bu farkındalığa çok önceden erişmiş ve dört yıl öncesinde aksiyon almış bir Grubuz. Öncü olmak, ilkleri hayata geçirmek sanırım genlerimizde var."

Herkesin pandemi sürecini "uyanma" ve "harekete geçme" çağrısı olarak görmesi gerektiğine vurgu yapan Okyay, sürecin öze dönme, öne bakma zamanı olduğunu söyledi.

Okyay, "Konfor alanından çıkarak kendimizle yüzleşmeli, amacımızı ve değerlerimizi yeniden hatırlamalı, işimize değer katmak için sorundan değil, sorumluluktan beslenmeliyiz. Eleştiren değil, sahada mücadele veren olmalıyız. Bize tüm bu gerçekleri hatırlatan ve ürettikleri yenilikçi fikirlerle geleceğe dair umutlarımızı yeşerten sosyal girişimcileri destekleyerek, yarınlar için bugünden ekosistem yatırımı yapıyoruz." ifadelerini kullandı.

Yalnızca üretimi ve ekonomik kalkınmayı değil, ürettiğimiz değerleri toplumla paylaşarak gelişmeyi hedefledik

Okyay, Kale Grubu'nun, küresel sorunların büyüklüğü karşısında kapsayıcı ve sürdürülebilir kalkınmayı sağlamak için yeni iş modellerine, sosyal faydaya odaklanan ve sorunlara alternatif çözümler sunabilen girişimlere ihtiyaç duyulacağının ayrımına bundan yıllar önce vardığını anımsattı.

Kuruldukları günden bu yana yalnızca üretimi ve ekonomik kalkınmayı değil, ürettikleri değerleri toplumla paylaşarak gelişmeyi hedeflediklerine işaret eden Okyay, İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı'na ilişkin bilgi verdi.

Programın, Türkiye'de yürütülen en uzun soluklu 2 programdan biri olduğuna dikkati çeken Okyay, şu bilgileri paylaştı:

"Ayrıca program, 'İş birliği' kategorisinde ödül veren tek program olma özelliğine sahip. Her yıl artan bir ilgiyle karşılayan programımıza bu yıl tam 282 sosyal girişim projesi geldi. Proje konularına baktığımızda, geçen yıllarda olduğu gibi eğitim ile kadınlar, mülteciler, çocuklar gibi dezavantajlı gruplar üzerinde yoğunlaşma olduğunu görüyoruz. Bu yıl ki başvurular arasında pandeminin getirdiği sorunlara çözüm bulmaya yönelik olanların ciddi bir payı var. Nitekim seçici kurul, bu yıl ilk kez pandemi alanında özel bir ödül vermeyi kararlaştırdı."

Başvuruların yarısından fazlası büyük şehirlerden

Okyay, başvuruların yarıdan fazlasının yaklaşık yüzde 60'ının İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerden, geri kalan kısmının ise Anadolu'dan geldiğini aktardı.

Türkiye'nin dört bir yanında bir derdi olan ve toplumsal sorunlara çözüm araştıran gencecik insanlar olduğunu bilmenin kendisine çok iyi geldiğini anlatan Okyay, "Yine kadın sosyal girişimcilerin projelerini ayrı bir yere koymak isterim. Programa gelen sosyal girişimci projelerinin 152'sinde yani yüzde 54'ünde kadın girişimcilerin imzası var." bilgisini verdi.

Programı uluslararası sosyal girişimcilerin de başvurusuna açmayı hedefliyoruz

Zeynep Bodur Okyay, İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödülleri ile ekosisteme sürdürülebilir destek sağlamayı ve toplumsal farkındalığı artırmayı önemsediklerini dile getirerek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödüllerinin gelecek yolculuğuna ilişkin hayallerimiz sınırsız, ilk hedefimiz, programı uluslararası sosyal girişimcilerin de başvurusuna açmak. İkincisi, ekosistemi daha da büyütmek istiyoruz. Bir dayanışma platformu olmayı arzu ediyoruz.

Sadece ödül veren olarak da anılmak istemiyoruz. Bu yolculuğumuzu daha da derinleştirmek ve ileriye taşımak istiyoruz. Boğaziçi Üniversitesiyle hayata geçirdiğimiz sosyal girişimcilik sertifika programı bunun ilk adımlarından biriydi. Farklı paydaşlarla bu konudaki istişarelerimiz sürüyor."

Bu ülkede sadece işveren değil, değer veren olmaya devam edeceğiz

İçinden geçilen süreçte her alanda söylem birliğinin yanı sıra eylem birliğinin de önemli olduğuna dikkati çeken Okyay, küresel sorunlara karşı hiç kimsenin, hiç bir şirketin tek başına yeterli mücadeleyi veremeyeceğinin altını çizdi.

Okyay, "Ancak güç birliği, gönül birliği yaparsak başarıya ulaşabiliriz. Kale Grubu olarak, bu anlayışla kurguladığımız itibar projelerimizle birbirimize, işimize, kentimize, ülkemize değer katmayı ve etkimizi sürdürülebilir kılmayı hedefliyoruz. Bir sanayi grubu olarak bu ülkede sadece işveren değil, değer veren olmaya devam edeceğiz." diye konuştu.

- Ödüller

Ashoka Türkiye'nin ortaklığında "Hayata Değer" temasıyla gerçekleştirilen programın ödül töreni, dijital ortamda yapıldı.

Toplantıda verilen bilgiye göre, İbrahim Bodur Sosyal Girişimcilik Ödül Programı'nda Erken Aşama, İleri Aşama ve İş birliği kategorilerinde birinci olan girişimcilere 50 bin TL, Pandemi Özel Ödülü'nü kazanan girişimciye ise 30 bin liralık para ödülü takdim edildi.

Girişimcilere ayrıca Türkiye'nin ilk çağdaş seramik sanatçısı Füreya Koral'ın öğrencilerinden seramik sanatçısı M. Tüzüm Kızılcan'ın imzasını taşıyan seramik tohum heykeli hediye edildi.

Üç kategoride toplam 282 girişimin değerlendirildiği sürecin sonunda, "Erken Aşama" kategorisinde özellikle mülteci kadınlarla el yapımı tasarım ürünler üreten ve bu ürünlerin satışı için bir platform sağlayan Joon ödüle değer bulundu.

"İleri Aşama" kategorisinde ödül, özel eğitim alan çocukların öğrenme sürecini hızlandırarak, evde de özel eğitim imkanına sahip olmalarını sağlayan Tolkido'ya verildi.

"İş Birliği" kategorisinde ise görme engelliye sesli yönlendirmelerle lokasyon ya da restoran ismi araması yaparak etrafındaki görme engelsiz restoranları özgürce keşfetmesini sağlayan BlindLook ödül kazandı.

Bu yıl ilk kez verilen Pandemi Özel Ödülü'ne ise Türkiye'de pandeminin başladığı ilk dönemde ihtiyaç duyulan sağlık malzemelerini üç boyutlu yazıcılarla üreterek hastanelere ulaştıran "3 Boyutlu Destek" projesi değer bulundu.

Verilen bilgiye göre ayrıca Kale Grubu, İstanbul Karaköy'deki ilk genel merkez binasını dönüştürerek hayata geçirdiği Kale Tasarım ve Sanat Merkezi'nin de sosyal girişimciler için fiziksel ve dijital bir buluşma merkezi olmasını hedefliyor.Kaynak:AA

Bir Cevap Yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir