ABONE OLKemiklerdeki bazı dokuların azalması sebebiyle kemiğin dayanıklılığını kaybetmesi sonucunda oluşan hastalığa osteoporoz yani halk diliyle kemik erimesi denir.
Kemik erimesinin yüksek şiddette olmasıyla kemiğin kırılganlık oranı da yüksek olmaktadır. Kemik kırılganlığı ise, kişide kemik erimesine yol açar.
Kemiklerin yapısında kendini sürekli yenileyen dokular bulunur. Bu dokular kendi kendini ve kemiği yenileyerek hayat kalitesinin yükselmesini sağlar.
Fakat bazı etkenlerle bu dokuların kemik yoğunlunu düzenleyemez ve bunun sonucunda osteoporoz hastalığı ortaya çıkar.
Kemik erimesinin belirtileri çoğunlukla tüm hastalarda aynıdır. Bu belirtiler; omurga bölgesindeki kırılmalar, hastanın boyunun kısalması, sırt ve bel ağrıları, kalça ve bilek kemiklerinde oluşabilen kırıklar, sırtta kamburlaşma ve omuz bölgesinde yuvarlaklaşma şeklinde görülür.
Kemik erimesinde erken teşhis çok önemlidir. Eğer hastalık, erken teşhis edilemez veya teşhis koymada geç kalınırsa, ölüme ve sakatlığa neden olabilir.
Kemik erimesi hastalığını önlemek için; günlük bol sebze ve meyve tüketilmeli, süt ve süt ürünleri mutlaka günlük olarak alınmalı, günde en az 20 dakika güneş ışığı vücuda alınmalı ve her gün düzenli olarak en az yarım saat egzersiz yapılmalıdır.
Kemik erimesinde eğer erken teşhis konmamış ise kaybedilen kemiğin vücuda geri kazandırılması zordur, ancak birtakım tedavi yöntemleriyle hastadaki kemik erimesi süreci durdurulabilir.
Kemik erimesinde iki çeşit tedavi yöntemi uygulanır:
Östrojen Tedavisi: Hastanın kemik erimesi sürecinin büyük ölçüde yavaşlatıldığı bir tedavi şeklidir. İleri seviyede kemik erimesi durumu söz konusu değilse, bu tedavi ile kemiklerde oluşan kırıkları büyük oranda yok edilmektedir.
Östrojen tedavisinin başarılı olabilmesi için en az 5 yıl boyunca bu tedavi uygulanmalıdır. Bu süreden önce tedaviden vazgeçilirse, kemik erimesi eski hızına döner hastaya zarar vermeye devam eder.
İlaç Tedavisi: Kemik erimesi yaşayan hastada östrojen tedavisi sakıncalı görülürse ilaç tedavisi uygulanır.
