ABONE OLMedical Park Trabzon Hastanesi Beslenme ve Diyet uzmanı Erden Abdüsselam, kış aylarında beslenme hakkında uyarılarda bulunarak havaların soğuması ve günün erken kararması hem psikolojik olarak hareket isteğinin azalmasına sebep olacağını söyledi.
Kış mevsiminde hareketin kısıtlanmasıyla birlikte kilo alımının kolaylaşacağına dikkat çeken Abdüsselam,
"Kış geldi, havalar soğudu ve gün erken bitmeye başladı. Bu değişimler hastalıkların artmasına sebep olmakla birlikte hareketin kısıtlanması ve metabolizmanın yavaşlamasıyla birlikte kilo alımının da hızlanmasına sebep olmaktadır. Bağışıklığı güçlendirmek için hastalık oluşmadan önce C vitamininden zengin portakal, mandalina benzeri turunçgillerle birlikte kivi ve A vitamininden zengin havuç gibi sarı ve turuncu sebze ve meyvenin günlük beslenme alışkanlığına eklenmesinde büyük fayda vardır. Ancak bunları tüketirken ölçüye de dikkate almakta fayda var. Çünkü meyvelerde fazla tüketildiğinde enerji ve meyve şekeri früktozun alımını arttırmış olacağız ve bu durum hareketsizlikle birlikte özellikle karın bölgesinde yağ artışının oluşmasına sebep olacak, karın bölgesinde yağın artması da şeker dengesizliğini arttırıp kilo alımını kolaylaştırarak kısır bir döngüye girmemize sebep olacaktır. Günlük 3-4 porsiyon meyvenin çeşitlendirerek tüketilmesi bağışıklığın güçlenmesine faydası olacaktır. Bağışıklığı güçlendirmek için bitki çaylarını takviye olarak kullanabiliriz ancak bitki çaylarını kullanırken karaciğer ve böbrekleri zorlamamak adına günlük 3-4 fincanı geçmemeye özen gösterelim. Havaların soğuması ve günün erken kararması hem psikolojik olarak hareket isteğinin azalmasına sebep olmakla birlikte metabolizmanın yavaşlamasına neden olacak ve bunun sonucunda kilo alımı beklenen bir sonuç halini alacaktır" dedi.
KAHVALTI ATLANMAMALI
Kilo alımı yaşamamak için dikkat edilmesi gereken konularda uyarılarda bulunan Abdüsselam, şunları söyledi:
"Öğün düzenine dikkat etmemiz gerekiyor özellik kahvaltı öğününü atlamamakta fayda var. Bir gün öncesinde son tüketimini saat on civarında olduğunu varsayarsak kahvaltıyı atladığımızda öğle yemeğine kadar 12-14 saatlik bir açlık süresi oluşacak. Bu açlık süresi içerisinde kan şekeri düşecek ve vücut bu kan şekerini dengelemek için fazla tüketime veya şeker içeriği yüksek besinlere yönlendirecek, en iyi ihtimalle meyve tüketimini arttıracağız. Bu durum özellikle gövde ve basen bölgesinde yağlanmanın artmasına neden olacak. Akşam yemeğinin de çok geçe kalmaması gün içerisinde alınan toplam enerjiyi değiştirmemekle birlikte vücudun harcama şansını arttırır."
Havaların soğuması ile birlikte vücudun ısı dengesini sağlayabilmesi için şeker veya şeker içeriği yüksek besinlere isteğin arttığını vurgulayan Abdüsselam "Şekerli besinlerin tüketilmesiyle birlikte her seferinde daha fazla tüketim isteği olacak. Bu besinler şerbetli tatlılar, sütlü tatlılar, hamur işleri veya en masumu olan meyveler olabilir. Tüketimi kontrol altına alabilmek ve kan şekerinin hızlı yükselmesini engellemek için bu besinlerle birlikte süt, yoğurt veya peynir gibi protein içerikli besinlerin tüketilmesi hem miktarı hem de kan şekerini kontrol altında tutmamıza yardımcı olur" diye konuştu.
KIŞIN UYKU DÜZENİNE DİKKAT
Bu dönemde uyku düzeninin önemli olduğuna işaret eden Abdüsselam, "Kışın gelmesi ve günün erken bitmesi hareket isteğinin azalmasına sebep olacağından kilo kontrolünü sağlamada güçlük çekilebilir. Mevsimsel olarak da metabolizmadaki yavaşlama da kilo alımını kolaylaştırdığı için risk artmaktadır. Bu dönem içerisinde uyku düzenine, çok geç saatte yatıp geç saatte kalkmamaya dikkat etmemizde metabolizmanın yavaşlamasını engellemek açısından yardımcı olur. Kısa mesafelerde araba ya da dolmuş kullanmamaya, asansör kullanımını olabildiğince azaltmaya, toplu taşıma araçlarında bir iki durak önce inmeye ya da arabayı daha uzağa park ederek hareketi arttırmaya çalışırsak günlük aktiviteyi arttırmış oluruz. Genel fiziksel aktiviteyi arttırmak için ise en az haftada üç gün 45 dakika tempolu yürüyüşler ve yürüyüşten hemen sonra bölgesel hareketler hem kilo kaybını hem de vücut yapısının değişmesine yardımcı olur. Bunu yapamadığımızda günlük evde koridorda, salonda yürüyüş yapabilir veya olduğumuz yerde sayabiliriz, ip atlayabiliriz ya da hiç biri olmadı müzikle birlikte dans edebiliriz oturmaktan çok daha iyi bir sonuç verir" ifadelerini kullandı.(İHA)
