Ahtapot Nedir? Muhtemelen Hiç Bilmediğiniz 19 Şaşırtıcı Ahtapot Gerçeği

Ahtapot Nedir? Kafadan bacaklılar sınıfından, dokunaçlı bir mürekkep balığı türüdür. (Octopus). Özellikleri: 2-3 cm ile 10 m arasında değişik büyüklükte olanları vardır. Yaşadığı yerler: Bütün denizler. Dünya denizlerinde çeşitli büyüklük ve özellikte kabul görmüş 300 civarında türü vardır. Vücutları kısa ve yuvarlak yapıdadır. Bir çift gelişmiş gözleri vardır. Başının çevresinden 8 adet kol çıkar.


1- Dişi Ahtapotlar Yumurtaları Çatladıktan Sonra Ölürler

Ahtapotlar
Yumurtalar çatlayana kadar yaklaşık beş ay boyunca dişi ahtapot yumurtalara bekçilik yapar.

Çiftleşmeden sonra hücre yaşlanması geçiren erkek ahtapot ölür. Dişi ahtapot döllenmiş yumurtaları bir kovuğa bıraktıktan sonra yumurtalar çatlayana kadar bekler ve sonrasında o da ölür.


2- Gözleri ve Beyinleri Gelişmiştir

ahtapot
Ahtapotlar iki gözlü ve tek gagalıdır.

Uzunlukları aynı olup, dipte kısa bir zarla birbirlerine bağlıdır. Her kolda iki sıra vantuz (yapışıcı safiha) bulunur. Yalnız "Eledone" cinsi ahtapotlarının kollarında tek sıra mevcuttur. Ahtapotlar gözleri ile beyinleri iyi gelişmiş, kabuksuz omurgasız hayvanlardır. Ahtapot ile mürekkep balıklarının gelişmiş bir beyni vardır. Fakat yapabildikleri işler sınırlıdır. Manto boşluklarında bulunan solungaçlarıyla solunum yaparlar.


3- Ahtapot Nerede Yaşar?

kırmızı ahtapot
Ahtapotlar aralarında mercan resiflerinin, pelajik bölgenin ve deniz yatağının da bulunduğu okyanusun farklı katmanlarında yaşarlar.

Ahtapotlar aralarında mercan resiflerinin, pelajik bölgenin ve deniz yatağının da bulunduğu okyanusun farklı katmanlarında yaşarlar. Ahtapotların beklenen yaşam süresi görece kısadır ve bazı türleri yalnızca altı ay kadar yaşar. Ahtapotun yaşam süresi üremesi ile sınırlıdır. Erkekler çiftleşmeden sonra yalnızca birkaç aya yaşayabilirken dişiler yumurtalar çatladıktan kısa bir süre sonra ölür.


4- Dev Pasifik Ahtapotu, En Büyük Ahtapot Türüdür.

dev ahtapot
Kuzey Pasifik dev ahtapotu (Enteroctopus dofleini) sıklıkla bilinen en büyük ahtapot türü olarak gösterilmektedir.

Ahtapotların boyları 2-3 santimetreden 10 metreye kadar değişik büyüklükte türleri vardır. Alaska'da yakalanan bir Pasifik ahtapotunun kol uzunluğu 10 metreye yaklaşmakta, ağırlığı 300 kg, gövdesinin çapı 46 cm gelmekteydi. Erişkinler genellikle 15 kg civarında bir ağırlığa ve 4,3 m uzunluğunda bir kol açıklığına sahiptirler. Bu türün bilimsel olarak kaydedilmiş en büyük örneği 71 kg ağırlığındaydı.


5- Çekingen ve Ürkek Canlılardır

ahtapot
Ahtapotlar genellikle insanlardan kaçınır.

Ahtapotlar korkunç şöhretlerinin aksine çekingen, ürkek canlılardır. İri hayvan veya insanların yaklaşmasıyla, en yakın kayaların yarıklarına kaçarak gizlenirler.


6- Ahtapot, Jet Sistemiyle Hızla Geri Gider

ahtapot
Su içinde çok hızlı hareket edebilme ve saklanma yetenekleri sayılabilir.

Zeminde emici kolları üzerinde sürünerek hareket eder veya emdiği suyu sifonundan basınçla püskürterek jet sistemiyle hızla geri giderler. Bu şöyle olur: Manto boşluğuna alınan suyun, ağzı öne doğru olan karın kısmındaki huni şeklindeki sifondan dışarı atılmasıyla bir su akımı meydana gelir. Hayvan etki-tepki sistemine göre su akışının tersine olarak geri geri uzaklaşır.


7- Avlarını Kovalar Ve Düşmanlarından Kaçarlar

ahtapot
Ahtapotlar yakaladıkları avlarını güvenli bir şekilde yiyebilmek için yuvalarına getirirler.

Sifonunu çevirerek öne ve arkaya doğru hareket ederek avlarını kovalar. Düşmanlarından kaçar. Düşmanlarını şaşırtmak için suya mürekkep fışkırtanlar da vardır. Mürekkep kesesi, hareketi sağlayan sifona açılır. Suya mürekkebin salınmasıyla etraf bulanır, bu arada ahtapot jet sistemiyle oradan hızla kaçar.


8- Suda Süzülerek Yüzebilir

ahtapot
Tatlı suda yaşayan herhangi bir ahtapot türü bilinmemektedir.

Hareket halinde kollarını da kürek şeklinde kullanarak hızını arttırır. Tehlikesiz zamanlarda, kolları arasındaki perdemsi kısmı çırparak suda süzülerek de yüzebilir.


9- Renk Değiştirme Özellikleri Vardır

ahtapot
Ahtapotlar avlanırken ya da avcılardan kaçarken kamuflaj kullanırlar.

Ahtapotların üstün bir renk değiştirme kabiliyetleri de vardır. Bunun sayesinde her çevrede rahatça gizlenirler ve renk değiştirme özelliklerinden dolayı "Deniz bukalemunları" olarak anılırlar. Florida yakınlarında yaşayan bir tür, bir kaç saniye içinde vücudunu kırmızı, yeşil, mavi, hatta beyaza bile çevirebilir.


10- Gizlenerek Avlarını Beklerler

ahtapot
Ahtapotların neredeyse tamamına yakını avcıdır.

Ahtapotlar, dipte kaya yarıkları arasına girerek gizlenir, yakından geçecek avları gözlerler. Bazen sahile kaçan yengeçleri avlamak için karaya çıkarak kolları üzerinde yürüdükleri de görülmüştür. Fakat nemli vücutlarıyla karada fazla kalamayıp, kısa sürede suya dönerler.


11- Ahtapot Neyle Beslenir?

beslenmeleri
Yengeç, ıstakoz, midye, istiridye gibi canlılarla beslenirler.

Hızla üzerlerine atılarak yakalayıcı-emici kollarıyla yengeç ve ıstakozları yakalarlar. Sıkıp kabuklarını kırdıktan sonra keskin gaga biçimli bir çift nasırlı çene ile dişli dilleri (radula) ile avlarını parçalayıp yerler. Midye ile istiridyelerin kabuklarını açıp, tekrar kapanmalarına mani olmak için kabukların arasına taş sıkıştırıp, içlerini yerler.


12- Tükürüğü Zehirlidir

zehirli olabilir mi
Ahtapotların tükürüğü zehirlidir.

Bazıları avlarını tükürük bezlerinin zehriyle felce uğrattıktan sonra yerler. Zehiri kullanırken, yengeç ve ıstakozun solungaçlarından içeriye akıtırlar. Daha çok hareket eden canlılara saldırdıkları müşahede edilmiştir.


13- Ahtapot Zıpkınla Avlanır

avlamak için zıpkan
Avlarken dikkatli olmak lazım.

Ahtapotlar, kaya oyuklarında kanca ile avlanabildiği gibi çarpma ve zıpkınla da avlanırlar. Fakat ahtapot ısırığı tehlikeli olduğundan dikkatle sakınmak lazımdır. Uyuşukluk, halsizlik ile başlayan zehirlenme, soluk alma güçlüğü ve ölümle sonuçlanabilir. Akdeniz memleketleri halkı ve Çinliler ahtapot etini yerler. Yurdumuzda en çok Ayvalık kıyılarında avlanırlar.


14- En Lezzetli Yiyeceği Yengeçtir

yengece bayılırlar
Yengece bayılırlar.

Ahtapot, üzerinde çok inceleme yapılan bir hayvandır. Labirentleri aşmayı, değişik biçim ve ölçülerdeki hedefleri bulmayı, renkli örgü ve düğümleri çözmeyi başarabilmişlerdir. Bunun yanında ise, en lezzetli yiyecekleri olan bir yengeci, ağzı açık bir kavanozdan çıkarmayı akıl edememişlerdir.


15- Kafes İçinde Rahatça Kaçar

nerde tutulur?
Kafeste durmazlar.

Kemiksiz olduklarından vücut ve kollarını son derece inceltip çok dar aralıklardan geçebilirler. Yakalanmış ahtapotlar bu özellikleri sayesinde kafeslerinden sık sık kaçabilmektedir.


16- Yumurtasını Kapsülle Muhafaza Eder

renkli ahtapot resmi
Yumurta ve yavru.

Ahtapotların yumurtasının her biri bir kapsülle muhafaza edilir. Yumurtaların 8-20 kadarı suda salkım şeklinde bir küme meydana getirir. Her kapsülün bir ucu taşa veya başka bir zemine bağlanır. Dişi ahtapot yumurtaların üzerine kuluçkaya yatar. Açlıktan ölme pahasına yumurtaları terk etmez. Yumurta kapsülünden doğrudan doğruya erginlere benzeyen yavrular çıkar.

17- Yedi Kollu Ahtapot (Haliphron atlanticus)


ahtapot yedi kollu
Dünyanın en büyük ahtapotlarından biridir.

Bilinen en büyük iki ahtapot türünden biridir; bilimsel rekorlara göre, tahmini maksimum uzunluğunu 35 metre ve ağırlığı 75 kg'dır. Günümüzde varlığını sürdüren türler arasında, yedi kollu ahtapota benzeyen tek büyük tür dev Pasifik ahtapotudur.


18- Şemsiye Ahtapot

ahtapot şemsiye
Şemsiye ahtapot duydunuz mu?

Şemsiye ahtapotlar (familya Opisthoteuthidae), pelajik ahtapot grubudur. Şemsiye ahtapotlar, dokunaçlar arasındaki deri ağı ile tanımlanır. Dokunaçlar yayılırken bir şekilde açılan bir şemsiyeye benzemelerine neden olur.


19- Mavi Halkalı Ahtapot (Zehri Ölümcüldür)

ahtapot mavi
Dünyanın en zehirli ahtapodudur.

Mavi halkalı ahtapotlar, dünyanın en zehirli deniz hayvanlarından birisi olarak tanınırlar. Yaklaşık 12 ila 20 cm arasındaki küçük boyutlarına ve görece sakin yapılarına karşın tahrik edildiklerinde ve temas edildiğinde güçlü tetrodotoksin nörotoksini içeren zehirleri nedeniyle insanlar için tehlikelidirler. Mavi halkalı ahtapotlar yaklaşık iki yıllık bir yaşam süresine sahiptir. Bu süre beslenme, sıcaklık ve yaşam alanındaki ışığın şiddetine göre değişiklik gösterebilir.