Tutak Tarihi Bilgiler

ilçe tarih boyunca çeşitli devletlerin, din ve mezheplerin etkisinde kaldı. Atabindi (Nadirşeyh), Bulutpınar (Cemalverdi), Dayıpınar (Noktulu), Erdal (Hive), isaabt, Ocakbaşı (Mirze) ve Soğukpınar (Muşyan) köylerindeki mezar taşları, kale kalıntıları, kilise yıkıntıları ve öteki tarihi yapılar çeşitli devirlerin, ayrı milletlerin ve değişik inançların izlerini taşımaktadır. Onun için Tutak çok eski bir yerleşim yeridir. Bu kalıntılar, buranın çok eski bir tarihe sahip olduğunu göstermektedir. Ancak gerekli araştırma yapılmadığından tarihine ilişkin yeterli bilgi yoktur.

Urartulara ait mezarlar Tutak ta çokça rastlanır. Urartulardan sonra bölgeye Medler ve Persler egemen oldular. Saka ve Arsaklı Türkleri M.ö. 680 yılında Ağrı ya yerleştikleri için Murat boylarına dağıldılar. Romalılar ve Sasaniler den sonra Müslüman Araplar buralar akınlarda bulundular. Bölge 750 den itibaren Abbasilerin eline geçti. Bu dönemde dıştan Abbasilere bağlı içten bağımsız yönetildi. Türk akıncılarının yoğun olduğu bir yerde bulanan Tutak, 1054 ten itibaren Selçuklu Türklerinin yönetimine girdi. 1071 Malazgirt Zaferi nin ardından Büyük Selçuklu Devleti nin sınırları içinde kaldı. X. ve XII. Yüzyılda Orta Asya ve Horasan dan gelen birçok Türk boy ve aşiretinin ilk yerleşme yerlerinden oldu. 1243 Kösedağ Savaşından sonra ilanlıların eline geçti. Bunların Anadolu dan çekilmesiyle Celayirlilerin, Timur un, Karakoyunlu ve Akkoyunlu Türkmen Devletlerinin yönetiminde kaldı. 1502-1514 çaldıran Zaferi ile Osmanlı topraklarına katıldı. Safevilerin buraları işgal etmesi üzerine, Osmanlılarca, 1578 de tekrar geri alındı. 1868 de Beyazid Sancağına bağlı bir ilçe merkezi idi.

Tarihi kayıtlarda ve Osmanlı Salnamelerinde Antab (Entap / Ayintap) olarak da geçen Tutak, XIX. Yüzyılda birkaç defa Rus işgaline uğradı. 1. Dünya Harbi nde yeniden Rusların eline geçti. 1917 de Rusların çekilmesiyle Ermeni işgali başladı. 14 nisan 1918 de işgalden kurtarıldı.

Kaynak:
Tutak Doğuanadolu bölgesinin yukarı Murat bölümünde yer alan Ağrı İline bağlı tipik bir Anadolu İlçesidir. Osmanlı İmparatorluğu döneminde Van Eyaletinin Beyazıt Sancağına bağlı iken 1919 yılında ilçe statüsü kazandırılmış ve 1927 yılında merkezi Karaköse olarak Ağrı İline bağlanmıştır.

Yörenin tarihi konusunda elde edilen bilgiler M.Ö. XV'nci yüzyıla kadar uzanmaktadır. Bu yıllarda bölgenin Hurri - Mitani Krallığının kuzeydoğu ucunu teşkil ettiği, ancak ; esas egemenliğin Urartularda olduğu görülür. (Urartular Van merkez olmak üzere Doğuanadolunun büyük kısmını uzun yıllar ellerinde tutmuşlardır.)

Tutak M.Ö. VIII. Yüzyıl sonlarında İran da hüküm süren Medlerin hakimiyetine girer. Medlerin egemenliği Perslere yenilmesi ile sona erer ve Persler bölgeye hakim olurlar. M.Ö.331 yılına kadar devam eden Pers egemenliği İssos muhaberesi ile sona erer ve bölge İskender İmparatorluğuna katılır. Büyük İskender ve generallerinin devirlerinden sonra Pers İmparatorluğunu yeniden canlandıran Partların eline geçer.

M.S .1. ve 2. Yüzyıllarda Romalılar Anadolu'nun büyük bir kısmını ele geçirirler. Bölge zaman zaman Romalılarla Partların mücadelesine sahne olursa da Romalılar Fırat nehrinin doğusunda egemenlik kuramazlar. M.S. 3.Yüzyılda Partlar yerlerini Sasani İmparatorluğuna bırakırlar. Sasanilerin mücadeleleri Romalılar ile sürer. 642 yılında Sasani İmparatorluğuna son veren İslam orduları bölgeye hakim olurlar. VIII. Yüzyıl ortalarından itibaren

İslamiyeti kabul eden Türkler, Abbasiler devrinde İslam Ülkelerine yerleşmeye ve Anadolu'ya akın etmeye başlarlar. Bu akınlara son vermek üzere yola çıkan Bizans ordusu 1071 yılında Alparslan komutasındaki Türk ordularıyla Malazgirt Ovasında karşılaşırlar. Bu savaş Bizans ordusunun kesin yenilgisiyle sonuçlanır. Anadolu kapıları Türklere tümüyle açılmış olur. Malazgirt Meydan Savaşından sonra bölgeye bir müddet Celalettin Harzemşah daha sonra Moğollar hakim olurlar. Moğolları takip eden bölge sırasıyla İlhanlıların, Celayiroğullarının (1345) Timur İmparatorluğunun, Karakoyunluların ve Safevilerin yönetiminde kalır Yavuz Sultan Selimin 1514 Çaldıran seferiyle Osmanlı topraklarına katılan bölge İran'la olan Kasr-ı Þirin Antlaşmasıyla (1639) kesinleşir.

1877-1878 Osmanlı-Rus savaşlarında Rusların işgaline uğrayan bölge 1878 Ayastefanos Anlaşmasıyla tekrar Osmanlı topraklarına katılır.1877 Osmalı-Rus savaşı sırasında Osmanlı Devleti Alay Komutanı olarak Hacı İsaoğlu Miralay Abdulkadir Beyi Komutan olarak Tutak'a atar ve kendisine Kılıç Gediği yaylası ve İsa Abat köyünü iskan etmesi emrini verir.

Tutak adının nereden geldiği konusunda üç ayrı iddia vardır. Bunlardan birincisi Farsçadan alındığı ve iki anlamına geldiği ve sonradan bu deyimin Tutak olarak değiştirildiği yolundadır. İkincisi yöreye ilk gelen Türkler tarafından tutulan yer anlamında Tutak dendiği savıdır. Üçüncüsü ise yörenin adını Alparslan ordusu komutanlarından olup, bu yörede konaklayan Tutak Beyinden dolayı İlçeye Tutak dendiği savıdır. Yörenin yakın çevrece özellikle Kars ve Erzurum çevresinde Antep adıyla anıldığı bilinmektedir. Antep adının Güneydoğu İllerimizden Gaziantep'le bir ilişkisinin olup olmadığı konusunda bilgi edinmek mümkün olmamıştır.

Birinci Dünya savaşı sırasında Rus işgaline uğrayan bölge mahalli direnmeler devam ederken 1918 de Rusların geri çekilmesi ile işgalden kurtulmuştur.

Tutak ismi olarak M.Ö. XV tarihlerine rastlanır. Huriler döneminde verilmiş olup, Urartu ve Med kaynaklarından da mevcuttur. TU-(iki veya tavlada dü şeş buradaki dü ekinin sertleşmesi halidir) TU-TAK Tak eki ise yine türkçeye uyum göstermiştir zamanla d Tye ğ Kye dönüşmüştür. yani Tutak Tu-tak (tu-iki, tak-mahalle) Tu-du, tak-tağ ikimahalle anlamındadır.

Özellikle açıklamada geçen Erzurum ve Kars tarafının bu ilçenin bulunduğu bölgeye antep adının vermesi çok ama çok isabetli bir bilgidir. Halk hala bu civara Antep adını verir. Kesinlikle G.Anteple alakası yok. hatta buradaki Antep değil ıntap dır. türkçe değildir.