Bronzlaşmak Cilde Hasar Veriyor

Yaz mevsiminde, güneş ışınları, deniz, havuz gibi nedenlerle yıpranan cilde özel bir bakım uygulamak gerektiği bildirildi.

Cilt bakımının, cildin normal fonksiyonlarını yerine getirmesine imkan veren, bu fonksiyonları koruyan ve uyaran bir işlem olduğunu ifade eden Dermatoloji Uzmanı Dr. Ayfer Bankaoğlu, "İyi bir cilt bakımının esas kuralı, cildin yapısına uygun temizlik ile başlar. Bu temizliğin sadece akşamları değil sabahları da yapılması gerekir. Cildin üstüne oturmuş (toz, makyaj artığı, yağ gibi) kirlerin, mikroorganizmaların ve iltihap odaklarının ortadan kaldırılması temizlikle sağlanabilir. Cildin üzerindeki pislik veya kirlilik dışında nikotin, alkol, kötü beslenme, kötü uyku ve kötü alışkanlıklar gibi etkenlerle de cildin yapısı bozulabilir" dedi.

Yaz mevsiminde güneş ışınları, deniz, havuz gibi nedenlerle cildin daha fazla kuruduğunu, dolayısıyla nem ve bakım ihtiyacının artığına değinen Dr. Ayfer Bankaoğlu, "Yazın evde uygulanan günlük bakıma haftada en az 1-2 kez nem maskesinin eklenmesi yerinde olur. Nem maskesiyle beraber cildi soyucu ve temizleyici maskeler de ihtiyaca uygun sıklıkta uygulanmalıdır. Bu arada yaz boyunca kullanılan kremlerdeki koruyucular, bronzlaştırıcılar cilt altında birikintilere ve çok fazla ölü tabaka tutulmasına yol açar. Soyan ve arındıran maskeler, yaz boyunca cildin daha temiz ve canlı kalmasını sağlar. Güneşin yaşam için yararlı etkileri tartışmasız olsa da, güneşten kaçınmak ya da güneşle sınırlı temasta bulunmak gereklidir. Çünkü güneş ışığı, cildin erken yaşlanmasını artıran en önemli faktördür.

Ciltte istenmeyen lekeler çiller oluşmasına yol açar. Güneşin bilimsel olarak kesinlik kazanan en önemli zararı ise, deri kanseri oluşum riskini arttırmasıdır. Deri kanseri son yıllarda çok hızlı bir artış göstermektedir. Bronzlaşma tüm dünya toplumlarında sağlıklı bir görünüm ile ilişkilendirilse de, anlamı aslında deri hasarıdır. Bronzlaşma derinin kendini koruma yöntemidir. Deri ne kadar bronz ise o kadar hasar almış demektir. Deriye ulaşan güneş ışınlarının bir kısmı yansır bir kısmı da deri tarafından emilir. Bu nedenle koruyucu önlemlerin hepsi birlikte uygulanmalıdır" şeklinde açıklamada bulundu.

Cilt bakımının yanı sıra yazın güneşin zararlı ışınlarına karşı alınması gereken önlemlerle igili olarak sık dokunmuş, açık renkli giysilerin giyilmesi, bununla beraber, geniş kenarlı şapka ve güneş gözlüğünün de güneşin zararlı etkilerinden korunmada etkili olacağına dikkat çeken Dr. Ayfer Bankaoğlu, gölgede kalmanın güneşin zararlı etkilerinden tam olarak korumayacağını, kum ve denizin güneş ışıklarını yansıtacağı için güneş koruyucuları kullanmanın, hatta beyaz renkli giysiler giymenin doğru olacağını da vurguladı.

11.00-15.00 saatleri arası güneş ışınlarına maruz kalmanın doğru olmayacağının, yaz aylarında herkesin, özellikle de açık tenli kişilerin gün örtüsü denilen güneş koruyucu ürünleri kullanmaları gerektiğinin altını çizen Dr. Ayfer Bankaoğlu, güneş koruyucu krem seçerken dikkat edilmesi gereken noktalarla ilgili olarak, "Güneş koruyucular, UV ışınlarını emme, yansıtma ve dağıtma yolu ile deriye ulaşmasını engellerler. Güneş koruyucu kremlerin etkinliğini güneş koruma faktörü (SPF) belirler. Güneş koruma faktörü, güneş koruyucu kullanılmış bölgede kızarıklık oluşma zamanının, koruyucu kullanılmamış bölgede kızarıklık oluşma zamanına oranı ile belirlenir. Güneş koruma faktörü ne kadar yüksek ise etkinlik o kadar artacaktır. Yaz aylarında en az 30 koruma faktörlü kremler uygun olacaktır" şeklinde açıklamasını tamamladı.
İHA

Bir cevap yazın